23 Şubat 2012 Perşembe

Ankara Devlet Tiyatrosu’nda Kakofonik Bir Orkestra

Ayşe Emel Mesci, tiyatro dünyamızın el üstünde tuttuğu “star”larından biri. Meşakkatli bir hayatın yolcusu.  Özgeçmişi sayfalardan oluşuyor. Özellikle 2000’li yıllarda Türk Tiyatrosu’na damgasını vuran bir tiyatrocu. Nerdeyse elini dokunduğu her şey ‘altın’ olmuş, ödüllendirilmiş. Yapacakları merakla beklenmiş.  “Ben yaptım oldu” özgürlüğünü kazanmış. Bu yıl DT dağarcığında iki oyunu var, Kerbela ve Orkestra.  Hakkındaki övgülerin de yönlendirmesiyle,  “kapalı gişe” oynayan Orkestra’yı seyretmek için Ankara seyahati programımı ayarladım.
Ben  Emel Mesci’nin yazdıklarını kaçırmadan okuyan biriyim. Orkestra’yı ondan okuduklarımla “okudum”.

16 Şubat 2012 Perşembe

Karıncalar(Ankara Devlet Tiyatrosu) - Mayına Bastın, Kımıldama!

Ankara DT yapımı,  Karıncalar isimli bir oyun seyrettim, “Üç Yönetmen Üç Oyun” kapsamında sunuluyor. Bence tek başına yoluna devam etmeli.

Gökhan Aktemur’un oyunlaştırdığı piyes, Gökhan Aktemur(İBBŞT- dramaturg, yazar, yönetmen), Umut Toprak(Ankara DT-oyuncu, yönetmen, yazar, müzisyen) ve Basri Albayrak’dan(Eskişehir BB Şehir Tiyatroları- oyuncu, yönetmen) oluşan proje ekibi tarafından sahnelenmiş.

Gökhan Aktemur  ve Umut Toprak,  2000 A.Ü.DTCF Tiyatro Bölümü;  Basri Albayrak, 1999 H.Ü. Ankara Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü mezunu. Hepsi mesleklerinde ses getiren işler yapmışlar. Bu oyunda biriktirdiklerini ve uzmanlıklarını  bir araya getirmiş, bence çok doğru bir piyes yaratmışlar.

9 Şubat 2012 Perşembe

Atatürk Kültür Merkezi(AKM) ve Tiyatro Binaları

AKM’nin uzunca bir süredir kapalı olması gösteri sanatımızın belini bükmüştür. Bunun sadece İstanbul’u değil Türkiye’yi ilgilendiren bir konu olmasının farkında olunmaması  Türkiye’yi ilgilendiren bir konu olmasının önemini daha da arttırmaktadır.   Elbette dünya şehri olma iddiasındaki bir şehrin zaten fakir olan sanat alanında AKM’nin kapalı tutulması nedeniyle yediği darbe çok büyüktür ama Türkiye’nin AKM’siz kalmakla yediği darbenin  sonuçları ilerideki yıllarda daha çok ortaya çıkacaktır. Sorunun, eskime gerekçesiyle  çok daha modern olanın yapılacağı iddia edilerek AKM’nin yıkılıp yanındaki otoparkı da içine alan alanda yeniden inşa edilmesi ile ilgili görüş ayrılıklarından kaynaklandığı da her halde sır değildir.  Karşı görüşlerin “toplumun iyiliği, yararı” söz konusu olduğunda bile uzlaşma yollarını bulamamaları, saptayamamaları,  sorunun kendisinden daha da vahimdir.“Toplumun iyiliği ve yararı” üzerinde ortak bir temelin oluşturulamamış olması ve sanatın “toplumun iyiliği ve yararı” için gerekli olanlar listesinin en sonunda akla gelmesi hazindir.  Esas olarak nesnel düşüncenin, bilimsel gerçeğin ve sanatın hayatımızın temeli olarak benimsenmemesi durumunda bu tür sorunlarla her zaman karşı karşıya kalacağız demektir ki bu sanat binası inşa etmek ya da yıktırmaktan çok daha önemlidir.  AKM, bugün bir sanat binası olmaktan daha ziyade anlam içeren bir meseledir. Açılması ya da açılmamasının içerdiği anlamlar salonun kullanımından,  yararından daha  çok öne çıkmaktadır.  Öte yandan ülkemizde “yıktırmamaya” yönelik olan kampanyalar, “yapmaya” yönelik olanlardan daha çoktur ve daha çok ses getirmektedir.

3 Şubat 2012 Cuma

Duru Tiyatro’da Mikro Kosmos: - Sondan Sonra (Dennis Kelly)

2005 yılında ilk kez sahnelenmiş olan Sondan Sonra’nın yazarı Dennis Kelly 1970 doğumlu. 1997’den itibaren tiyatro sahnesinde görünmüş. 15 piyesi var. 2006’da yayımlanmaya başlanmış Pulling isimli bir tv dizisinin de yazarı.

Sondan Sonra, ülkemizde Füsun Günersel çevirisi ve Emre Kınay rejisi ile Duru Tiyatro’da(2010) sahnelenmiş. 2011  Afife Tiyatro Ödülleri’nde Ahu Türkpençe’ye En Başarılı Kadın Oyuncu Ödülü getirmiş, Emre Kınay bu oyundaki rolüyle En Başarılı Erkek Oyuncu Ödülü’ne aday gösterilmiş. Oyunun ikinci yılında devam etmesini, gördüğü ilgiyle açıklamak gerekir. Benim seyrettiğim akşam da bu ilgi fazlasıyla vardı.