125'inci yaşını kutlamaya hazırlandığı bu günlerde Pera Palace Hotel Jumeirah farklı bir etkinliğe ev sahipliği yapmak istemiş. Altıdan
Sonra Tiyatro, Pera Palas'ta Peranın Zamanı isimli "değişik" bir
gösteriye imza atmış. Oyunun dramaturji ve ön çalışmaları daha önce Yokuş Aşağı
Emanetler isimli gösteride ortak yapımcı olan Lokstoff ile birlikte yapılmış.
21 Aralık 2016 Çarşamba
12 Ekim 2016 Çarşamba
Aladdin(Disney Theatrical Productions) New Amsterdam Theatre(NY)
Alaaddin, 1001 Gece
Masalları içinden bir Doğu hikâyesi. Batı bu hikâyeleri yıllardır sinemada,
sahnede kullanıyor. Başka bir ifadeyle kaynağı allayıp pullayıp Batı'nın Doğu algısını yeniden oluştururken (Orientalizm) hikâyelerin de "üstüne
oturuyor". Doğu kendi hikâyesini perdede, sahnede "ağzı açık"
seyrediyor. Hatta hikâyenin kendisinden çıktığını bile unutacak hâle geliyor.
Bu, kapitalizmin emperyal oyunlarından biri. Aladdin işte böyle bir yapım. Aslına bakarsanız artık Doğu ve Batı yok, Batı
ve Batılılaştırılan Doğu var. Bu algı
ile bakarsanız Aladdin ve benzeri "oyunlar" bir amaca hizmet
ediyor. Ben "Ay çok şirin Aladdin'i
oynayalım" dendiğine inanmıyorum. Bu kararın arkasında iyi bir hesap kitap
olduğunu düşünüyorum. Disney bu işi iyi yapıyor. Broadway müzikalleri bir üst/üstün
aklın yarattığı stratejik bir yapı bence. Bu üst/üstün akıl dünyayı tiyatro ile
şekillendiriyor. Tiyatronun gücü bu. Ülkemizde tiyatroyu kısır ve sığ bir tartışmanın
sınırlarına sıkıştıran "akıl"larımıza sesleniyorum. Adamlar Alaadin'i
çalmış senin beynini oyuyor ağabey sen ne diyon?
10 Ekim 2016 Pazartesi
Heisenberg (Manhattan Theatre Club-Broadway)
Ülke olarak Broadway'e çok yakın olmadığımız bu nedenle de
oraya yolumuz düştüğünde bir göz atıp geldiğimiz yada "oralar" medyada karşımıza çıkan bir haber başlığından fazlası olmadığı için Broadway'de
seyrettiğim bir oyun hakkında yazacağım yazının da bizim gözümüzden anlamlı
olabilecek özellikleri anlatmasına çalıştım.
2 Mayıs 2016 Pazartesi
'Entel İşi' bir Oyun : Gülünç Karanlık(BBT)
Bu yıl Bakırköy Belediye
Tiyatroları ne yaptıysa olay oldu. Ödül jürileri onları kaçırmadı, aday
yaptılar, ödüller verdiler. Ben Yanlışlıklar Komedyası'na davet edildim.
Beğenmediğimi yazdım. Sonraki oyunlara davet edilmedim. Sonraki oyunlar dediğim
yeni yönetimin yeni oyunları, yâni okuma tiyatroları, Melih Cevdet Anday'ın Yarın Başka Koruda isimli oyunu ve Wolfram Lotz'un Gülünç Karanlık isimli oyunu. Gülünç
Karanlık hem konu olarak ilginç geldi hem de görüşüne inandığım tiyatrocu bir
dostum oyunu çok övdü. Oyunun metnini istedim, BBT- GSY asistanı gönderdi.
Okudum. Oyun radyo tiyatrosu olarak yazılmış. Bu metinden nasıl bir sahneleme
çıkmıştır diye merak ettiğim için oyunu seyrettim.
30 Nisan 2016 Cumartesi
İyi Oyunculuk Yanlış Tekst : "Kim Var Orada?" (BGST)
Oyunu bir buçuk kez seyrettim. Önce tüm oyunu sonra Boğaziçi
Üniversitesi Demir Demirgil Sahnesi'nin açılışında sahnelenen birinci perdeyi
seyrettim. Oyuncularla konuştuğumda
oyunun her oynanışında ufak tefek değişikliklerle geliştirildiğini öğrendim. Okuduğum
eleştirmenler oyunu çok beğendi.(nedense?) Bazıları da yazmamayı tercih etti, pas geçtiler. Oyunu daha
önce yazacaktım ancak oyun ve oyuncular Afife Ödülleri'nde aday oldu. Yanlış
anlaşılır diye bugüne kadar bekledim. Afife Ödül Töreni bitti şimdi yazıyorum.
24 Nisan 2016 Pazar
Ay Işığında Şamata'yı(İBBŞT) Niçin Beğenmedim
Merakla beklediğim bir oyundu. Çandarlı'ya gidişimi erteledim seyretmek için. Bende güzel anıları
var. Ay Işığında Çalışkur hikâyesinden ilk kez ben uyarladım sahneye. Haldun Taner
gelip seyretmişti. Cömert övgülerini esirgememişti. Hep gururla hatırlayacağım
hikâyemi, yazmıştım daha önce. (http://melihanik.blogspot.com.tr/2009/05/ay-isgnda-calskur-hikayesinin-hikayesi.html)
O oyun dolayısıyla kendisi ile bir kaç kez bir araya gelme
şansım oldu. Ne zaman davet etsek Boğaziçi Üniversitesi'ne geldi oyunlarımızı
seyretmek için. Kendisini sevgi ve
saygıyla anıyorum her zaman. Onun gibi insanların sayısı az. Bence Haldun Taner'in benzeri yok. Haldun Taner zarif, nazik bir insandı.
Oyunlarında, hikâyelerinde, düz yazılarında onu görürsünüz. İnsan sever bir insan. Esprisi zekâ dolu, eleştirisi derin,
gülmecesi seviyeli, kültürlü. Onun çok kullandığı bir kelimeyle kısaca 'gusto'su
olan bir insandır Haldun Taner. Zevkleri rafine olmuş bir insandır. Onun için
ona 'beyefendi, çelebi' derler . Bu kelimeler ona yakışır. Haldun Taner'le karşılaşmamış birisi,
eserlerini okuyunca anlar onu.
21 Nisan 2016 Perşembe
Kaçırılmaması Gereken Bir Oyun : Pencere (Oyun Atölyesi)
David Hare'in 'Skylight' isimli oyunu Oyun Atölyesi'nde
Haluk Bilginer tercümesinden Pencere ismiyle sahnelendi. NTV'deki Gece Gündüz programında Haluk
Bilginer'in açıklamasından öğrendiğime göre
oyun 1996 yılında Devlet
Tiyatroları tarafından sahnelenmiş. İBBŞT'dan bir oyuncudan edindiğim bilgiye
göre de oyun aynı yıllarda Filiz
Ofluoğlu tercümesiyle İstanbul Büyük Şehir Belediyesi Tiyatroları tarafından da
oynanmış. Oyunun dünyada ilk oynanış tarihi 1995. Çok ödüllü bir oyun. David Hare de çok ödüllü bir yazar.
18 Nisan 2016 Pazartesi
Tiyatro Antrenmanı: Görme Yeri'(Görmeyeri)nden Kimseye Bir Şey Söylemeyeceğim
Görme Yeri'(Görmeyeri)nin ismini Kimseye Bir Şey Söylemeyeceğim ile
duydum. Oysa bu ilk oyunları değilmiş. Topluluğun ismini duymama sebep Nihan
Aypolat'tır. Bu oyunu seyretmemin nedeni de odur. Nihan Aypolat'ı başka bir oyunda seyrettim, beğendim. Bir
başka oyunda daha seyrederek hakkında kesin bir karar vermek istedim. Nihan
Aypolat hakkındaki kararım olumludur. Onu daha iyi metinli oyunlarda seyretmek
isterim.
10 Nisan 2016 Pazar
Doğru Konu, İlk Oyun, Şaşaalı Gemi, Yanlış Reji: Radyonun İçindekiler (İBBŞT)
Radyonun
İçindekiler gündeme uyan bir oyun. Kaçak mültecileri anlatıyor. Bu açıdan konu
olarak doğru bir seçim. Oyun, KOÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümü Dramatik
Yazarlık ve Dramaturji Ana Sanat Dalı'ndan mezun 1976 doğumlu
Cenk Gündoğdu'nun yâni yazarlığın eğitimini almış bir yazarın
ilk oyunu. Oyun 2011 yılında kitap olarak basılmış. Mülteciler konusunda bugün
yaşananların yoğunluğunu düşününce iyi bir öngörüyü yansıtıyor. Bir gemi içinde
İranlı, Iraklı, Filistinli, Yahudi, 8 kişi ülkelerinden kaçıyor. Oyun ilk oyun
olmanın zayıflıklarını taşıyor. Yazar, yönetmen ve dramaturg işbirliğinden
doğacak yakın ilgi ile oyun zaaflarından arındırılabilirdi. Ancak oyunun
künyesinde dramaturg yok. Genç bir yazara Türkiye Kayası'nı yeniden yazdıracak
kadar oyuna müdahale etme hakkını kendilerinde gören kurumun cevval
dramaturgları da uzaktan seyretmiş herhalde. Demek ki herkesin gücü bir yere
kadar yetiyor. Sahneden benim aldığım izlenim yönetmen de oyuna yakın ilgi göstermemiş. Bence
dekoru görünce o kadar etkilenmiş ki oyuna gereken müdahaleleri yapmayı
unutmuş. Yazar da yapılanı kabul etmiş. Ona oyununun İBBŞT'da sahnelenmesi
yetmiş.
9 Nisan 2016 Cumartesi
Karma Drama'da Zeytin Çekirdeği
Tiyatro muhteşem bir sanattır eğer iyi yapılırsa.
Biliyorum herkes biliyor bunu. Ya da bilen biliyor o da
yeter. Bilenler sayesinde ayakta tiyatro.
Tiyatro toplumun bir yarasını kanatarak açmaz. Üzerindeki
pansuman pamuğunu şefkatle kaldırır. Yaraya sevgiyle dokunur. Hani tentürdiyot
yakmasın diye yaraya sürerken üflersiniz ya öyle yumuşak bir soluktur tiyatro.
Merhemi yanığın üstüne avucunuzla yumuşacık yayarsanız ya tiyatro avucun
sıcacık yumuşaklığıdır. Tiyatro sevgiyle yapılır elbet ama akıldır o sevgiyi
yöneten.
Zeytin Çekirdeği'ni yazmaya başlarken planlamadığım halde yukarıdaki satırlar döküldü klavyemden.
Zeytin Çekirdeği'ni yazmaya başlarken planlamadığım halde yukarıdaki satırlar döküldü klavyemden.
29 Mart 2016 Salı
Bir Michael Frayn Klasiği: Oyunun Oyunu(İBBŞT)
'Oyunun Oyunu', İngiliz yazar Michael Frayn'ın (1933) en
çok bilinen oyunu. Yazarın yaşam öyküsünü okuduğunuzda görüyorsunuz ki bu oyundan çok çok ötesi var. (https://en.wikipedia.org/wiki/Michael_Frayn)
Oyunlar, romanlar yazmış ödüller almış bir yazar. Türkiye'de Çehov çevirileri,
Kopenhag, Sesler Ziller Bizler, Burada isimli oyunları oynanmış, Casuslar isimli romanı yayımlanmış. Metin Zakoğlu 'Aşk Başına Gelince' isimli oyununu Frayn'ın 'Hayır Demek Evet Demektir' isimli
oyunundan uyarlamış.
Frayn oyunun önce prototipini yazmış.('Exists') Sonra onu
genişletmiş Oyunun Oyunu(Noises Off)ortaya çıkmış.(1982) (https://en.wikipedia.org/wiki/Noises_Off)
28 Mart 2016 Pazartesi
Eskimiş ve Karmakarışık Bir Deneme : İnsandan Kaçan Yiğit Sertdemir (Tatavla Tiyatro)
Oyunun oynanacağını öğrendiğimde seyretmeliyim dedim
kendime. Yiğit Sertdemir yönetecekmiş. Bu da iyi diye düşündüm.
'İnsandan Kaçan', 'Hasan Âli Yücel Serisi'nden 'Adamcıl'
ismiyle çıkmış. Oyun
Ali Süha Delilbaşı tarafından tercüme
edilmiş. 'Maarif Matbaası 1941' tarihli bu kitap benim kütüphanemde mevcut.
Daha önce okumuştum. 'Fransız
Klasikleri' dizininin ilk kitabı. Bu da ilginç. Moliere denince akla ilk gelen Cimri
olmaz mı? Ama İnsandan Kaçan bence de önemli bir oyun.
25 Mart 2016 Cuma
İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda Neil Simon: İkinci Bölüm
Neil Simon,sanki bizim yazarımız gibi bildiğimiz bir yazar. 34
oyun yazmış. Gel de Borunu Öttür, Küçük Ben, Parkta Çıplak Ayak, Tuhaf İkili,
Tatlı Charity, Aşk Kokusu, Otel Plaza'da Bir Oda, Vaatler Vaatler, Büyük
Aşkların Sonuncusu, Tut Ellerimi, İkinci Caddenin Mahkumu, Güneş Çocuklar,
Sevgili Doktor, Tanrının Sevgili Kulu, California Suiti, Bizim Şarkımızı
Çalıyorlar, Ben Sinema Artisti Olmak İstiyorum, Müziksiz Evin Konukları,
Aklımdaki Kadınlar Türkiye'de oynanan oyunları. Görüldüğü gibi bizde çok
tutuluyor.
24 Mart 2016 Perşembe
Kadir Has Tiyatro Bölümü'nden LunaPARK'ı Seyredin
Haber vermeseler haberim olmayacaktı. Beş kez oynanacak
bir mezuniyet oyunu kaç kişinin ilgisini çeker? Benim çekti.
11 Şubat 2016 Perşembe
Tiyatro Kedi'den Çocuk Oyunu : Kaplan Maplan
Çocuk oyunu eleştirisi yazmak zor. Belki bu yüzden yazanı
az. Seyreden ebeveynler içinden yazan çok az çıkıyor belki de yok. Oysa
en iyi onlar yazabilir. Zira oyuna götürdükleri çocukları dünyanın en saf ve
temiz eleştirmenleri. Onların söyledikleri yazılsa bu hem yazarlar hem de
yönetmenler için mükemmel yol gösterici olur.
10 Şubat 2016 Çarşamba
Fehim Paşa Konağı'na(İBBŞT) Ben Böyle Baktım
Fehim
Paşa Konağı, İBBŞT'da 2013 yılında sahnelenen Ocak'dan sonra 2015-16 sezonu programına
alınan ikinci Turgut Özakman oyunu. Yerli bir yazarın iki oyunu bu sezon
repertuvarında seyirciye sunulma sırasını bekliyor. Ocak 1962, Fehim Paşa
Konağı 1980 tarihli. Bir başka bakışla Ocak(Sahici Oyun ismiyle) 1960 ihtilâlinden,
Fehim Paşa Konağı 12 Eylül'den önce yazılmış. Tiyatro seyircisinin bu iki oyunu
tarihsel vizyonları göz önüne alarak seyretmesini öneririm. Zira belki de benim
vurgulamaya çalıştığım vizyonu çok bilinçli olmasa da bir araya getiren tesadüf
seyirci için bilinçli bir değerlendirmeye yol açabilir. Bu vesile ile Turgut
Özakman tiyatrosu hakkında bir bakış açısı elde edebilirler. Ayrıca iki oyun, türü itibariyle birbirinden farklı. Ocak, Turgut Özakman'ın benzetmeci oyun,
Fehim Paşa Konağı göstermeci oyun dönemlerine ait örneklerden. Bir bakıma bu
iki oyun, Türk tiyatrosunun gelişim çizgisi hakkında bilgi verir.
6 Şubat 2016 Cumartesi
Versus Tiyatro Hamlet ile Oyalanmış
Tiyatro ile
ilgilenip de Hamlet'i bilmeyen kaldı mı? Ama gene de vazgeçilemiyor. Şimdi
Shakespeare ile bir mücadele çağındayız. Bence bu, Shakespeare ile düello etmek
anlamına geliyor. Versus Tiyatro da 'bir de ben yapayım' demiş. 'Herkes yaptı
benim neyim eksik' demiş de olabilir. Versus Tiyatro demiş ki: "Büyüklerin
dünyasında telef olan gençlerin trajedisi. Olmak ya da katil olmak ya da
olmamak ya da ne olmak? Günümüzün en yaygın trendi 'izlemenin izlenmesi'. Ama
bizzat kendi gözlerinizle! İstemedikleri ve beğenmedikleri bir dünyaya mahkûm
olan genç insanların yürek paralayan öyküleri." Bu paragrafı lise kompozisyon dersinde konu
olarak vermek ve yazılanları okumak isterdim. Ben bir deneyeyim.
5 Şubat 2016 Cuma
Mrozek'in Polisler'i 3MOTA'da
Bu yazıyı yazmaya
başlarken eski yazdığım yazıları gözden geçirdim. Mrozek üzerine iki yazı
yazmışım, biri Striptiz diğeri ise Parti oyunları vesilesiyle. O yazılarımda 'absurd'
tiyatro ve Mrozek üzerine ayrıntılı değerlendirmelerim var. Bu yazımı okuyacak
olanlar yazıma internet ortamında ulaşabilecekleri için o yazımda değindiğim
hususlara yeniden değinmek istemedim. Merak edenler o yazılarıma aşağıdaki 'link'lerden
ulaşabilir:
http://melihanik.blogspot.com.tr/2015/04/mrozek-ve-entropi-sahnenin-partisi.html
http://melihanik.blogspot.com.tr/2009/04/striptiz-kadkoy-sanat-tiyatrosu-bir.html
Bu nedenle orada yazdıklarımı tekrar etmek
yerine, yazımı 3Mota Oyuncuları'nın sahnelediği Polisler ile ilgili görüşlerime
ayırdım.
3 Şubat 2016 Çarşamba
Aziz Nesin'in İki Kısa Oyunu Versus Tiyatro'da
2015 yılında Aziz Nesin'in 100. doğum günü olacaktı.
Aziz Nesin 1995 yılında öldü, 80 yaşında.
Hikâyeler, romanlar, oyunlar, köşe yazıları, mektuplar,
çocuk kitapları, çizgi romanlar, makaleler, gezi notları, anı kitapları,
şiirler bıraktı geride.
Zübük, Gol Kralı, Tatlı Betüş , Yaşar Yaşamaz gibi yüzlerce
tip yarattı.
Yazdı yazdı yazdı.. Yaşamak için yazdı. Yazmak için yaşadı.
Konuştu, söyleşti. İnsanlığın vicdanı, Türkiye'nin nabzı oldu.
Çatalca'daki Nesin Vakfı'nda kollarını kalbini çocuklara,
gençlere açtı.
Eserleri yabancı dillere en çok çevrilen dört Türk
yazarından biri. Onu dünya tanıyor.
Türkiye'de dünyada pek çok ödül aldı.
Ama Türkiye onu takip etti, yargıladı, tutukladı, mahkûm
etti, hapis yatırdı, yakmak istedi.
'Bu ülkenin yüzde altmışı aptaldır' dedi. Haksız mı?
31 Ocak 2016 Pazar
Ekip Tiyatrosu'nun 'Avrupa'sından Avrupa'ya ve 'Alternatif'e Bakmak
Hiç kuşkusuz Ekip
Tiyatrosu tarafından sahnelenmiş olan Avrupa bu sezonun kâğıt üzerinde en
önemli oyunlarından biri. Önemi, yazarından geliyor. David Greig iyi bir
tiyatro yazarı. 'Avrupa' Greig'in ismini pekiştiren oyunlardan biri. Türkiye'de
sahnelenmesi o yüzden önemli idi benim için. Tiyatro sezonu başladığında açıklanan oyunlar
içinde 'seyredilecekler' listemin en başında yer alan bir oyundu Avrupa. Ben de
bu merakla oyunu seyrettim.
27 Ocak 2016 Çarşamba
Gogol'ün Müfettiş'i Tiyatro Kedi'de
Palto, Bir Delinin Hatıra
Defteri, Burun,Taras Bulba, Ölü Canlar
ve tabii ki Müfettiş. Gogol(1809-1852) ülkemizde yerel bir yazar kadar tanınan
bilinen bir yazardır. Kendi ülkesinin ve insanlarını anlatmışken ülkemizde
bizden biri sayılmasının nedeni anlattıklarında kimi zaman kendi kişisel
yansımalarımızı kimi zaman toplumsal sorunlarımızı bulmamızdır. Bunun için de
kendini özletmeden gündemimize gelir ve uzun süre kalır. Muhtemelen bu yüzden Gogol'ü tanır, biliriz.
18 Ocak 2016 Pazartesi
Kaçırılmaması Gereken Bir Oyun : MEDET (YanEtki Sahne)
YanEtki Sahne'nin yeni oyunu Medet son zamanlarda(yıllarda
bile desem yanlış olmaz) seyrettiğim sayısı az iyi oyunun içinde öne çıkan
bir oyun oldu. Öncelikle teksti çok
başarılı buldum. Oyunun rejisini ve oyunculukları çok beğendim. Medet beni çok
etkiledi.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)