11 Kasım 2009 Çarşamba

“Caddebostan Kültür Merkezi’ni Protesto Ediyoruz” (mu ?)

Herşey Nedim Saban’ın e-postası ile başladı (7 Kasım 2009):
“Sevgili Tiyatrocu Dostlar,
Bugün Sabah Gazetesinde yayınlanan yazının ardından Caddebostan Kültür Merkezi'nin uzun süre Gazanfer Özcan hocaya tahsis edilmediğini öğrendim.
Ancak Kadıköy Belediye Başkanı, Gazanfer Özcan'ın cenazesinde, yıllarca salon tahsis etmediği, kapıdan kovduğu hocanın adını bir kültür merkezine vereceğini söyleyerek şov yapmış!
Facebook'ta Caddebostan Kültür Merkezi'nden Biz de Yararlanmak İstiyoruz diye bir grup kurduk ve bu hafta bu rezillikleri hep birlikte protesto ederek, bir basın açıklaması yapacağız.
UTANARAK PAYLAŞIYORUM”

Gazanfer Özcan, 17 Şubat 2009 tarihinde öldü.
Cenaze töreninde, yani 19 Şubat 2009’da Belediye Başkanı “şov” yaptı.
Kadıköy Belediye Başkanı 29 Mart 2009 tarihindeki seçimlerde yeniden göreve seçildi.
Nedim Saban 6 Kasım 2009 da Sabah gazetesinde CKM gerçeğini açıkladı.
Nedim Saban , Gazanfer Özcan ile ilgili olayı 7 Kasım 2009 da öğrendi.

Bu tarihleri dikkate alarak ,olayı , bir tiyatro oyunu gibi “okuyalım”.

Gazanfer Özcan CKM ona "uzun süre" tahsis edilmediği zaman “yalnız” değilmiş . (Gazanfer Özcan’a neden tahsis yapılmamış?) Şimdi başkaları bilgiyi paylaştıklarına göre birilerine anlatmış. O “birileri” (kimler?) neden bir şey yapmamış? Yapmışlar ama sonuç alamamışlar. Zaten bir şey yapabilecek durumda değillermiş.(mi ?)

Ama Nedim Saban o “birilerinden” değil ! Tiyatromuz ile ilgili pek çok girişimi başlatan Nedim Saban demek ki o zaman bu konularla ilgili değilmiş. İlgiliymiş de Gazanfer Özcan’ın yaşadıklarını bilecek kadar yakınında olmamış. Tiyatro dünyamız sorunları ancak “deve kendi kapısına çöktüğü zaman” anlıyormuş. (mu ?)

Tiyatro dünyamız, arkasından Niobe gözyaşları döktüğü , cenazesinde “büyük” konuşmalar yaptığı bir büyük ustanın sorunlarını bilememiş.(borcu dışında) Yanında olamamış.(mı ?)

Cenazede bilenler ve bilmeyenler yan yana Belediye Başkanı’nın “şov”unu izlemişler. Bilmeyenlere sözüm yok ama bilenlerden bir “Bilen” çıkıp da “Başkan! Şov yapma” dememiş. “Bilen”ler cenazede değillermiş. “Şov”u da duymamışlar. (mı ?)

Ama bu “Bilen”ler , Başkan , başkanlığa adaylığını koyduğu seçimlerde olayı parti ve seçmen nezdinde dile getirmemiş.Bilgiyi paylaşmamış.Paylaşmış ama etkisiz kişilerle “dedikodu” yapmış. Etkili olanlar da “bulaşmak” istememişler. ( mi ?)

Nedim Saban ,Gazanfer Özcan'ın adını andığı andan itibaren "vefa" geri dönmüş.(mü?)

Buyrun istediğiniz yerden tutun.
Yorumu da kendinize göre yapın , anlatın..

11 Kasım 2009 da Nedim Saban şu mesajı atmış :
“Sevgili Yaşar,
Mayıs ayını kaçırdınız muhabeti tamamen yalandır.
Biz de bu bahaneyle tam bir yıl bekledik. Madem kaçırdık, saygı duyarız dedik. Sonra bir baktık ki, Kasım ayında kurulan Can Gürzap Tiyatrosu'na bir değil, yirmi kez salon tahsis edilmiş.
Can Gürzap çok önemli bir sanatçı, tabi ki salondan yararlanmalı. Ama böyle bir kültür merkezinin yönetimi şeffaf olmalı.
Gelecek yıl Mayıs ayını beklersen yeni bir bahane çıkartacaklardır çünkü halkın parasıyla yapılan bu merkez sadece bir ya da bilemedin iki tiyatro ve organizasyon şirketine peşkeş çekilmektedir.
Örneğin Tiyatro İstanbul burada oynamak için dilekçe vermiş, ancak dilekçesine cevap verilmemiştir. Ancak Aysa Organizasyon aracılığıyla oyunlar oynadığı zaman, 15 yıllık bu tiyatroya salon tahsisi yapılmaktadır. Ne kadar üzücü değil mi ?”

Şimdi “Aysa ile çalışanlar ve çalışmayanlar” diye “nur topu gibi” bir
ayrım “doğdu” tiyatro dünyamıza.

Tiyatro dünyamız yeni yeni tanışmakta olduğu prodüksiyon ve sponsorluk kurumlarını "yönetemediği" için sarsıntı geçiriyor. Seyirci için “pompalanan medyatik ” , gerçek “iyinin/doğrunun” yerini alıyor. Gündemi , tiyatronun “modası” oluşturuyor. Maalesef bu “moda”yı oluşturanlar ve “giyenler” de tiyatrocu !

Melih Anık

Açıklama:

Bu yazının ardından Nedim Saban , Gazanfer Özcan’ın sağlığında onun için açıkhava tiyatrosunun tahsis edilmesinde, sanatçıların organizasyonunda önemli bir payı olduğunu ; vergi borcunun ödenmesi için kurulan komitede 3 ay çalıştığını belirtti.
Ama gene de tiyatro dünyamız, ustanın yanında olmamış. Nedim Saban ve rahmetli Hadi Çaman, Göksel Kortay, Nedim Doğan, Saltuk Kaplangı, Gencay Gürün’ün kişisel çabaları tiyatro dünyamızın çabaları olarak algılanamaz herhalde.
Yazımda Nedim Saban’ın CKM’nin ustaya tahsis edilmediğini yeni öğrendiğini vurguladım. Cenazedeki herkes ustanın vergi borcu olduğunu biliyor ve gözyaşı döküyordu.Nedim Saban eyleme geçenlerdenmiş.
Nedim Saban Türk Tiyatrosu’nda pek çok girişimin başını ve yükünü çekmekte. Onu “birileri” ile ayni kefeye koymadığım yazımda var.
O Gazanfer Özcan’ın adını andıktan sonra “vefa” geri döndü. Ama bu “vefa” Nedim Saban’ın değil ustanın cenazesinde CKM tahsisi konusunu bildikleri halde sesini çıkaramayanların ve de şimdilerde ortalara düşüp “Ustaya yapılır mı” diyerek konuyu saptıranların unuttukları “vefa” dır.
Yazım kendi içinde (bana göre) açık olmakla birlikte yukarıdakilere ek olarak , Nedim Saban hakkında doğabilecek yanlış anlamayı ortadan kaldırmak adına bir cümleyi şöyle değiştirmek isterim : “İlgiliymiş de Gazanfer Özcan’ın CKM tahsisi ile ilgili yaşadıklarını bilecek kadar yakınında olmamış.”
Nedim Saban'ın yaptığı açıklamaların benzerlerini şu "bilen"lerden "birileri" yapsa da metin okumamız daha yerine otursa.

2 yorum:

  1. Nedim Saban'ın sahibi olduğu Tiyatro Kare geçtiğimiz yıl bahsi geçen Caddebostan Kültür Merkezi'nde tam 4 kez sahne almıştır.
    "Kim o", "Babamla Dans", "Bu da Benim Aile oyunları ile.
    Üstelik tüm bu bilgiler internette pek çok sayfada yer almaktadır.
    Ama Saban 18 yıldır (ki Ckm bundan önceki hali ile küçük bir konferans salonu ve sergi alanı olan bir yer olarak 10 yıl, yeni hali ile ise 4 yıldır hizmet vermektedir) Ckm'ye giremiyormuş.
    Ne diyelim, enteresan.

    YanıtlaSil
  2. Nedim Saban'ın cevabı şöyle:

    "2008'de Kim O adlı oyunumuzu bir kez oynamışız. Daha sonra Mayıs'ta başvuru tarihini kaçırdığımızı söylemişler, saygı duymuşuz. Can Gürzap Tiyatrosu'nun Kasım ayında kurulması ve 4 ay prova yapması, 20 seans oynaması üzerine gerginlik olmuş. 2008 Aralık'ta spastik çocuklar yararına Babamla Dans oyunu için gala yapılmış. Bir kez!
    2009'da da bir kez Nisan ayında Bu da Benim Ailem oynanmış."

    YanıtlaSil