30 Ocak 2015 Cuma

‘Geçtim Ama Tiyatrodan’ (İDT)

Yeton Neziray, Kosovalı bir yazar. İDT oyun kitapçıklarından vazgeçtiği ve sadece oyunun künyesinin yazılı olduğu bir karton verdiği için seyirci yazar hakkında bir bilgiye ulaşamayacak.  DT internet sayfasındaki bilgi şu:

“GEÇTİM AMA TİYATRODAN(İki Perde)
İlk Oynama Tarihi: 07.10.2014
Yeton Neziray’ın kaleme aldığı, Senem Cevher’in çevirisini yaptığı oyun, Kosova Devlet Tiyatrosu’nda geçmektedir. Uzun zamandır Devlet Tiyatrosu’nda çalışan ve maaşlarını alamayan tiyatro sanatçılarına Spor Bakanı Sekreteri tarafından bir emrivaki teklif gelir. Başbakanlık, Kosova’nın bağımsızlığını ilan edeceği tarihte sanatçıların bir gösteri yapmalarını ister. Ancak bağımsızlık günü belli değildir. Dahası başbakanlık genelgesinde konu sınırlaması/ sansür getirmiştir. Bu süreçte tiyatrodaki oyuncular, yapım için çalışmaya başlarlar. Ancak karşılarında devlet bürokrasi, rüşvet, çıkarcılık ve sahtekârlık vardır.”

Yazarın Mitos Boyut tarafından beş kitapta yayımlanmış altı oyununa Türkçe olarak ulaşmak mümkün.
Yazar 1977 doğumlu.

‘1999 ile 2008 yılları arasında Birleşmiş Milletler idaresinde bir bölge olan Kosova 17 Şubat 2008 tarihinde tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan etti. Kosova'da bağımsızlık ilanının ardından, denetim, Birleşmiş Milletler'den Avrupa Birliği'ne geçti.’ Osmanlının çok ilgilendiği ‘Kosova Vilayeti, 30 Mayıs 1913 Londra Antlaşması ile Sırbistan Krallığı’na bırakıldı.’ Ancak Türklerin Kosova ile ilgisi her zaman çok yakın olmuştur.  (http://tr.wikipedia.org/wiki/Kosova)

Yazarın Kosova’nın son dönemlerinin tanığı olduğunu çok açık. Genel olarak (kendi) insanın çaresizliği, devlet içinde işlerin yolunda gitmemesi üzerine ve kapitalizmin yarattığı düzeni eleştiren oyunlar yazmış.'Geçtim Ama Tiyatrodan' isimli oyunu yazmayı 2012 tarihinde bitirmiş. Ben okuduğum oyunlarında zekice yapılmış kurgular, hoş hikâyeler buldum. Yazarın oyunlarından Kosova rüzgârını koklamak mümkün. 

Oyunu İDT tarafından verilmiş ismiyle ararsanız bulamazsınız. Zira oyunun özgün adı  "One Flew Over the Kosovo Theater".  Mitos Boyut tarafından da “Kosova Tiyatrosu’ndan Bir Kuş Uçtu” ismiyle yayımlanmış. Oyunların farklı isimler ile sahnelenmesi alışılmadık bir durum değil. Meselâ yazar ‘Şehir Büyüyor’ isimli oyununu ikinci defa düzenlediğinde oyun ‘Madelein’in Kulağı’ adı altında yayımlanmış. Yazar sonradan gördüğü bir video üzerine oyunu Yue’ya  adamış ve oyun "Yue Madeleine Yue" ismiyle anılır olmuş. Herhalde İDT da  yazardan kuvvet alıp oyunun ismini   ‘Geçtim Ama Tiyatrodan’  yapmış. Bu ismin anlamını çözmek kolay değil, ne demek isteniyor anlamak, bir yere bağlamak da  mümkün değil. Bence Türkçe olarak da yanlış.  

‘Geçtim Ama Tiyatrodan’ isimli oyuna baktığınızda oyunun bizim algımıza, anlayışımıza ve de yaşadıklarımıza  çok yakın olduğu görülecektir. Ülkemizdeki sanat ile siyaset ilişkisinin bir eleştirisi olabilir rahatlıkla. Sanırım İDT yöneticileri de oyunu bu maksatla seçmişler. Vatanseverlik, gücü elinde bulunduranın kullandığı bir silah.  Devletler, tiyatroyu sanat olarak değil, kendi anlayışlarının bir ifadesi olarak kullanmayı da çok seviyor. Maalesef bu amaca uygun tiyatrocu  bulmak da kolay. Zira herkesin genellikle maddiyattan kaynaklanan  kişisel bir sorunu ve kaptırdığı bir kolu var.

Oyunun özgün ismi ‘One Flew Over the Kosova Theatre’, ‘One Flew Over the Cuckoo's Nest’ filmini hatırlatıyor. İster istemez Kosova Tiyatrosu ile Guguk kuşunun yuvası arasında bir bağlantı kuruyorsunuz. Yazar, tiyatroyu da bir delilik olarak ele alıp otorite ile mücadele eden kendi  McMurphy’sini yaratmaya çalışmış.Gerçeği ararsanız 'uçan' falan yok. Belki herkes kendini kurtarıyor ya da kurtardım sanıyor. 

Oyun metnine baktığınızda yazar, başlıkları verilmiş sahnelerden oluşturmuş oyunu. Bu hâliyle ‘epik’ bir yapısı var oyunun. Gel gelelim  yönetmenin ne yapmak istediğini anladım diyemem. Öncelikle oyuncuların oyun stilleri birbirinden çok farklı. Bu hususta en sivri örnek Yönetmen’i oynayan Şahin Çelik’in oyunculuğu. Şahin Çelik,  bağımsızlığını ilân etmiş gibi. Başlarda yorumuna bir anlam yüklemeye uğraştım. Epik desem epik değil, komik desem komik değil. İşin içinden çıkamadım. Çok çok abartılı tiplemesiyle neyi eleştiriyor? Canlandırdığı rolde sanki Kosova Tiyatrosu yönetmeni değil, o kendisi yâni  Şahin Çelik ve o da DT’na olan öfkesini çıkartıyor. Beni rahatsız etti. Cengiz Baysal diğer uçta, rolünü benimsemiş, dramatik bir oyunculuk içinde. O artık Dilo. Ben en çok Selçuk Kıpçak’ın oyunculuğunu beğendim. O rolünü taklit ediyor gibiydi. Metnin diline çok yakındı. Gamze Yapar Şendil ile Ozan Dağara ise  ‘dramatik-epik’ bir oyunculuk deniyordular herhalde.  

Oyunda beş kişiden oluşan bir orkestraya neden gerek duyuldu, anlamadım. Bence dekor, ışık, kostüm tasarımları çok basit olan bu oyunda orkestra ‘ağır’ gelmiş. Oyunun müziklerini sevdiğimi de söyleyemem.  James’in paraşütle inişi  sahnesinin başka türlü yapılması daha iyi olurmuş gibi. Ama genel olarak bir bütünlük arz etmeyen sahnelemenin üzerinde konuşulması gereken çok ayrıntısı var. ‘Sade’lik ‘yalınlık’ bir oyunu ‘basit’leştirmez. Bence Neziray’ın oyunu ‘kim vurduya gitmiş’, oyunun hakkı verilmemiş, çok daha iyi olabilirdi.

Tüm bunların kabahatini yönetmen  Ali Atilla Şendil’in üzerine yıkmaktan daha doğal bir şey yok.      

‘Geçtim Ama Tiyatrodan’ Devlet Tiyatrosu ismi için ‘basit’ kalmış bir sahneleme.

Melih Anık

Yazarın internet sayfası:

Kitap:
Yeton Neziray-  ‘Toplu Oyunları  1’ - Mitos Boyut Tiyatro Oyun Dizisi 505

Oyunun Künyesi
  Yazar Yeton Neziray (Jeton Neziraj)
  Yönetmen: Atilla Şendil
  Çevirmen: Senem Cevher
  Dekor Tasarımı: Suzan Erbilgin
  Giysi Tasarımı : Suzan Erbilgin
  Işık Tasarımı : Önder Arık
  Müzik : Cenap Oğuz
  Yönetmen Yardımcısı : Senem Cevher
  Yönetmen Asistanı  : Çetin Demir
  Oyuncular:  Şahin Çelik, Cengiz Baykal, Gamze Yapar Şendil, Selçuk Kıpçak, Ozan Dağara
  Orkestra : Cenap Oğuz, Edward Aris, Ari Aris, Hakan Ateş, Ergun Mustafa Perin
  Sahne Amiri :  Nursen Dağarslan
  Kondüvit : Hasret Çoşkuner
  Işık Kumanda : Oğuzhan Çelik

(İDT internet sayfasından alınmıştır. Seyrettiğim seansta  Edward Aris yoktu.)

1 yorum:

  1. Hemfikirim sizinle. Son cümleniz özetliyor, basit kalmış bana göre de...
    Cahide Acar

    YanıtlaSil