13 Aralık 2022 Salı

Bir Oyunculuk Resitali : Bir Ruhun Hikayesi(İDT) Zeynep Erkekli

 Film yönetmeni Ingmar Bergman’nın yazdığı ve 1990 yılında radyo tiyatrosu olarak kendisi tarafından yönetilen A Spritual Matter (Une histoire d'âme) yazarın ölümünden sonra 2008 yılında Brüksel’de Theâtre Ocean Nord (yönetmen Myriam Saduis) 2011 yılında Lyon’da Théâtre du Rond-Point (yönetmen Bénédicte Acolas) sahnelenmiş. Bénédicte Acolas 2015’de Sophie Marceau’nun oynadığı tek kişilik bir film yapmış. Oyunu 2022 yılında İstanbul Devlet Tiyatrosu repertuvarına almış Serap Eyüboğlu rejisi ile sunuyor.


Konu

Eser bir piskoposun  kızı ve papazın eşi Viktoria’nın monologu. Viktoria çocukluğunu hayatını ailesini kocasını anne ve babasını arkadaşlarını  hatırlar hayal eder düşler sanrılar. Duygusal karakteri ve yaşadığı ortam onu sahte ve gerçek arasında gitgellere sürükler. Değişik roller içinde seyahat eder. Kendi kendisi ile bir hesaplaşma içindedir. Varlığını sorgular. Deli midir yoksa gerçeklerle aydınlanmış mıdır? Bu modern toplum kuralları içinde sıkışmış bir kadının özgürlük arayışıdır belki de. Piskopos babası ve papaz eşi Viktoria’nın maddi çevresi ve dünyasının ip uçlarını verir.

Oyunun atmosferi

Oldukça karmaşıktır. Zira Viktoria anlattıklarıdır aynı zamanda. Hayatına girenlerin bedenine girer. O anlarda Viktoria kendisi değildir. Kendi algısıyla o karakterleri yorumlar. Zamansal olarak dün bugün zihinsel olarak hayal düş gerçek iç içedir. Viktoria çıkışı bulunamayan bir labirentin içinde debelenmektedir.

Reji

Yerinize oturur oturmaz gördüğünüz dekor(döşemeden yüksek yuvarlak bir platform üzerinde yükselen bir yere gitmeyen kör merdiven) reji hakkında fikir vermekte. Bir sarmalın içindeki bir oyuncu seyredilecektir. Döner merdiven ve muhtemelen dönecek platform oyuncunun zihinsel bulanıklığının ve oradan oraya savruluşlarının simgesidir. Merdiven zihinsel yükselişlerin ve yüksekten düşüşlerin metaforik anlatımına yardımcı olacak. Bir soyutlama yapılmış. Soyutlama zamanı mekânı rolü genelleştirmek için kullanılır. Yâni Viktoria geçmişte değil şimdidedir ve tüm zamanlarda da onun gibiler olacaktır. Muhtemelen bu yolla bugünün seyircisine ayna tutulacaktır. Viktoria’nın yaşadıkları evrenseldir. Her ülkede Viktorialar vardır. Sisler içinde bulanıklaştırılan sahneye Viktoria’nın ağır adımlarla gelişi(sonda çıkışı) aslında platform dışının da oyun alanına dahil edilmiş olduğunu gösterir.  Viktoria sahneye Viktoria olarak gelir ve çıkar. Bu arada sağdan soldan arkadan ve sofitadan ışık huzmeleri sahneye düşer. Sahnenin iki yan duvarında gölge oyunları yapılır ki gölgeler iç dünyanın gizine muğlaklığına yapılmış bir göndermedir ve tüm mekan oyun alanıdır.

Yorum

Oyun yabancı da olsa Türkçe bir oyun -seyirci yerel olduğu için- o yerel seyirciye anlatmanın göstermenin ötesinde bir şeyler söylemelidir. ‘Tiyatro insanı insana anlatır’ diyerek seyirci de insan olarak bundan kendine bir pay çıkarır anlayışına inanmıyorum. Küçük de olsa yapılacak dokunuşlarla seyircide iz bırakması amaçlanmalıdır. Viktoria’nın dinsel çevresi Viktoria’nın başına konulacak bir örtü ile sahneye getirilebilir(di) mesela. Bu bir tanıdık dünyaya götürür bizi. Bir adım ilerisi büyük boncuklu bir tesbihin oyunun bir yerinde kopmasıdır. Oyunda akla gelebilecek ilk metafor ki reji de onu yapmış  sarmal ve dönen platformdur ama bu hazır dekor oyuncuya hareket imkanı vermesine rağmen oyunun hemen başında oyunu kilitlemektedir. Geçmişi bugün ve yarını anlatmak  yerine sonu gösterip geçmişe dönüşü(‘flash back’) vermekten ibarettir. Bu yüzden gerçek rüya düş sanrı vb hallerin yaratacağı derinlik yok olmuştur.  Baştan sabitlenmiş bir dekor oyundaki zamanlamayı (dün bugün ve de yarın) da sabitlemektedir. Ayrıca platform üstü ve dışının kullanılması da dikkatli bir seyirci için sorun yaratabilir. Neden platformda neden platform dışında gibi. Kaldı ki tüm mekanı oyun alanı yapmışsanız platform üstü  ve dışının bir anlamı da kalmaz. Oyuncu sonu gösterip geri dönüşlere seyirci de sonunu bildiği bir hikâye dinlemeye mecbur edilmiştir. Oysa boş bir alanda hareketli panolar ile oluşturulacak mekânlar labirente düşmüş Viktoria’nın hâlini daha doğru yansıtabilirdi. Bir odanın içinde bir yatakta uyanan Viktoria iyi bir başlangıç olabilirdi. Somut bir çevre içinde soyutu ve somuttan soyuta geçiş ile zihinsel bulanıklığı ve yoldan çıkışı anlatmak daha doğru bir yaklaşım olabilirdi. Ayrıca rolün başına gelenleri kadere bağlamak yerine oyuncunun dekorun hareketlerini kendisinin yapması ile kendi kaderini kendi yaratması gibi bir ihtimal de oyuna derinlik katardı. (Kendi kozasını ören böcek gibi.)   Baştan oyunun sonunu muğlak bırakıp oyun sürdükçe zamanın sanki dün değil şimdi gibi anlatılması ve giderek sonun aydınlanması seyirci için merak unsurunu tetikler onu uyanık tutardı. O zaman oyun başında seslenilen Nana’nın kim olduğunun anlaşılması başta açılan bir parantezin kapatılması anlamına gelirdi. Belki de oyun sonunda Viktoria’nın  Nana’ya yeniden seslenmesi doğru bir çözüm olabilir.     

Bu çerçeveden baktığımda dekor kostüm ışıklar müzik işlevsel olmaktan daha çok ‘süslemeye’ yönelik olmuş. Oyunun teknik unsurları arasında bütüncül bir anlayış birliği yok gibi duruyor. Güzel olan şeyler bir araya gelmiş gibi ama uyum yok.

Bütün bu atmosfer içinde eğer reji ile yaratılmış atmosfere  kendinizi kaptırmaz sadece oyuncuya odaklanabilirseniz Zeynep Erkekli’nin tek başına verdiği resitalin ayrıntı ve inceliklerine hayran olursunuz. Zeynep Erkekli incelikli yorumu ile görsellikten yansıyandan farklı bir hikaye anlatıyor. Galiba oyunun ekibi de Zeynep Erkekli’nin oyunculuğuna inanmış güvenmiş ve ona kendisini teslim etmiş. Zamanımızda incelikli oyunculuklar azaldı. Zeynep Erkekli sayısı azalan iyi oyunculardan biri. Bu oyunu seyretmek için bence tek bir neden var: Zeynep Erkekli’yi seyretmek. O da yeterli zaten.

Melih Anık    

Oyunun Künyesi:

Bir Ruhun Hikayesi

Yazan Ingmar Bergman
Çeviren İpek Özgüven
Uyarlayan Bénédicte Acolas
Yöneten Serap Eyüboğlu

Dekor & Kostüm Tasarımı Gülhan Kırçova
Işık Tasarımı Akın Yılmaz
Müzik Türkü Deyiş Çınar
Hareket Düzeni Gizem Bilgen
Dramaturg Derya Özer
Yönetmen Yardımcısı Zeynep Erkekli
Asistanlar Demet Ergün, Ilgın Canan Arslan

Sahne Amiri İhsan Ata
Kondüvit Erhan Kösüre
Işık Kumanda Uğur Akcan
Suflöz Şeyda Pektok
Dekor Sorumlusu Faruk Daşdemir
Terzi Hatice Özyurt
Perukacı Ramazan Özcan, Yavuz Dura
Mekanik Sorumlusu Mert Akcan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder